sivas katliamı

(bkz: cumhuriyer burada kuruldu burada yıkılacak) bu iğrenç sloganın atıldıgı elzem olay

ülke tarihinin iğrenç parçalarından biri. türkiye'deki her kötü olay gibi failleri gereken cezayı almamış, onların kansız avukatları da "iyi" yerlere gelmişlerdir.

utanç kaynağı olaylardan biri. bu olaylara anında müdahale etmeyen askeriyeyi hiçbir zaman sevmedim, sevemedim. (bkz: son darbe 28 şubat)

22 sene önce bugün gerçekleşen katliam .. Yazıklar olsun yapana da, "ak"layana da..

Tarihte Bugün 35 insan sivasın göbeğinde bir otelin içinde diri diri yakıldı. Ateş utandı, ateşi bulan utandı, yakanlar mı onlar hala İslamiyeti yaymak için aramızda dolaşmaya devam ediyor. Karanlığı sonsuza kadar sürecek bir ateş topudur Madımak Oteli.

bizzat orada olanların yaşananları anlattığı bir belgesel.

ülkenin utanç kaynağıdır.böyle bi katliamdan gurur duyan tiplerin olması daha da çok utanılması gereken bir durum.

bu ülkede aydınlıklar yakıldı. hem de tekbir sesleriyle. sözde müslümanlar ya hani. siz müslümansanız, bu zihniyet müslümansa, ben değilim. hangi kitapta yazıyor diri diri can yakmak? itfaiye gelmesin diye kimlerin seferber olduğunu, uzaktan film seyreder gibi seyreden askeri, destek yollamayan yetkilileri, aklamak için her yolu deneyen itlerin hepsini biliyoruz. utanmazsınız biliyorum. yobazlıkta çığır açtınız onu da görüyorum. sizleri boka sürsek emin olun bok bile kirlenir. bakalım allah allah diye daha kaç can alacaksınız. o aleviymiş bu böyleymiş diye bok atmadan önce bi kendinize bakın dinci, faşistler. bütün dünya niye müslümanı terörist diye görüyor niye engel olamıyoruz biraz bunları düşünün. ben alevi değilim ama alevi hiçbir kardeşime de bok attırtmam, atamazsınız. birşeyleri savunmanız için herhangi bir dinden veya mezhepten olmanız gerekmez. insan olun yeter. 'şu sivas'ın elinde sazım çalınmaz güllerim yandı yüreğim dayanmaz'

sırf islamın adını kötülemek ve 28 şubatn önünü açmak için yapıldığını düşündüğüm eylem.

bu katliam gerçekleşirken ne polis ne de askeriye müdahale etmemiştir. tarihe not düşme açısından bir kenarda dursun bu. türk demokrasi tarihinin en karanlık günlerinden biridir bu olay. bin yıl geçse bile bu pislik temizlenmez açıkçası. islam'ı her anlamda kanıksamış ve anlamış olan bir insanın ne sebeple olursa olsun orada otel yanarken, otelin içi hınca hınç insanla doluyken dışarıda tekbir getirmesi akla hayale sığmaz. sığmıyor da. inşallah bir daha yaşanmaz, inşallah bir daha aynı hatalara düşülmez.

o zamanlar hiç kimsede cep telefonu yoktu. video kayıt cihazı ise sadece aşırı zenginlerin sahip olduğu bir şeydi. az önce yeni görüntülerine denk geldim. öfkeli cahil kalabalık kendi halinde çırpınırken videoya kaydeden şahıslar sürekli "yak!" diye bağırıyor. sonra görüntüler kesiliyor. ve otelin yanış anını görüyoruz. hiçbir zaman bu aşağılık eylemin arka planını bilemeyeceğiz bence. ki bu ülkede gerçekleşen hiçbir şey bizim gördüğümüzden ya da bize gösterilenden ibaret değil. bundan emin olduğum kadar hiçbir şeyden emin değilim. yeni görüntüler

insanlık suçudur, insanların yaşama hakkı düşüncelerine göre ellerinden alınmamalıdır, ister puta tapsın, ister müslüman olsun ister hristiyan. umarım birdaha böylesi bir olayla karşılaşmayız.

sözde müslümanlar tarafından onlarca masum insanın katledildiği ve devletin göz yumduğu katliam. unutursak kalbimiz kurusun, bu hepimizin ayıbı.

o günden sonra bütün evren semah döndü. şimdilerde sadece #unutmadimaklımda yazarak anabiliyoruz orada diri diri yakılanları. o gün allah için yapılanlar sivas'ta yananları allah'ın üstüne çıkardı. kim ne derse desin.

ülkemizdeki tekbir seslilerin ışid'den bir farkının olmadığını gösteren olay,insanlık ayıbı,orospu çocukluğu... ne desen boş. anlatacak kelime,küfür yok. nesilleri tükensin köpek soylarının. hayatını kaybedenleri saygıyla anıyorum.

yıllar önce bugün onlar alevi diye yakılarak öldürüldüler. yıllar önce bugün onlar insan olduğu için öldüler. yakanlar zaten insanlığını öldürmüşlerdi. 23 sene önce bugün madımak. 23 sene önce bugün katliam.

aziz nesinin hala nasıl hayatta kaldığını anlamadığım bir sorudur ve işi ilerletirsem eğer, müthiş bir pravakosynun olduğu ve aziz nesinin arkadalari nasil satti ve nasıl oyunun oynandığının hala anlaşılmadığı bir süreç. neden mi böyle diyorum? sivasta 1 yil kadar yasadim işim gereği ve orada muhittin abi( takma ad kullanıyorum) ile tanıştım kendisi benim kapi komşumdur çok kiyak adamdir. zaman gectikce dostluğumuz artti ve kendisiyle madimak olayini konusma fırsatmz oldu, kendisi ozaman adli tıpta bazi cesetlerin otopsisine girdigini, bazi cesetlerde kurşun izleri olduğunu, yakilmadigini söyledi. dedim noluyo aq kafa buluyon benle. yok dedi daha da fazlasi aziz nesin yakti arkadaslarini kactirtmadi dedi. kafamda sonsuz bug surmeye basladi. e dedim niyr ortaya cikmadi, susturdular, bizi susturdular dedi.. kafamda ogunden sonra hep baska canlandi madimak

35 can in katledildiği bir yakma eylemi. dilin dinin ırkın ne olursa olsun sana uymuyor diye öldürmek fakirlikten öte değildir. insanlar birde videoda buna seviniyorlar. bunların insanlığından şüphe duydum. yaşım yetmediği için o zamanları net hatırlamıyorum. belgeselini izledim tüylerim ürperdi. bu kadar insanın hayvandan aşağıya çekildiği birşey olamaz. belediye başkanı konuşmasında 'müslüman kardeşlerim gazamız mübarek olsun' diye cümleye başlıyor itfaiyeciler aziz nesini kurtarırken yere atıp dövüyorlar. insanız ya insan insan. bu kadar... olmayın diyorum. o noktalara koyacak söz bulamıyorum. unutmadımadımak

aynı dine, aynı tanrıya inandığımızı düşünmüyorum şayet bu katliamı yapanlar müslümansa, gaza yapıyorlarsa ben kafirim. he ben müslümansam bu katliamı yapanlar kafirdir. allahın verdiği canı yalnızca allah alabilir senin ne haddine bir insanı inancından dolayı öldürmek ? insan müsveddeleri.

tüylerimi diken diken eder izlediklerim elinde bidonla yakmaya giden dedeyi, balkondan izlerken "ooh çok iyi izleniyor buradan" diyen dayıyı, kendinden geçmişçesine bağıran güruhu gördükçe ben de oturduğum yerden yanıyorum. "derman sendedir" diyen gencecik hasret gültekin'in bağlaması napmış olabilir? otelin merdivenlerinde elinde boya fırçasıyla kendini savunmak için bekleyen metin altıok nasıl bir zarar verebilir? "kalanlar ölenler için şiirler yazar" demişti metin altıok, kendisi de kalamadı. o gün herkes yakıldı, ayrım yapılmaksızın herkes yakıldı. kimse farkında değil.

gece gece yine aklıma geldi. hangi namaz hangi ibadet çıkaracak bu günahı sizden. abdestli ellerinizle diri diri yaktınız insanları orospu cocukları. karşılarındaki sevgi ve hoşgorüye siz nefret ve zulümle karşılık verdiniz. kalpleri taşlaşmış mahlukatlar garantilediniz mi cenneti?

#unutmadimaklımda sivas katliamı, madımak katliamı ya da madımak olayı 2 temmuz 1993 tarihinde sivas'ta pir sultan abdal kültür derneği tarafından organize edilmiş olan pir sultan abdal şenlikleri sırasında madımak oteli'nin radikal islamcılar tarafından yakılması ve çoğunluğu alevi 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanının yanarak ya da dumandan boğularak hayatlarını kaybetmesi ile sonuçlanan olaylardır. ayrıca dışarıda toplanan göstericilerden de iki kişi hayatını kaybetmiştir. (alıntı) birimize bir şey olursa ne yaparız diye soranlara, "kalanlar ölenler için şiirler yazar" demişti metin altıok.

haziran'da ölmek zordu. temmuz'da yaktınız! #unutmadımaklımda

kalbin varsa türkü yakarsın,kalbin yoksa insan. #unutmadımaklımda

bir cuma günü müslümanlığı benimsemiş bir bölgenin coğrafyanın halkın içerisinde zaten haftalarca yaptığı konuşmalarla tepki çeken kendine aydın diyen bir şaklabanın cuma namazı sırasında eline megafon alarak namaz sırasında sürekli eşşek,domuz sesi cıkararak zaten haftalardır dinamitleri döşediği coğrafyanın sakinlerinin patlamasına neden olan ortada hiçbir şey yok iken türkiye laiktir laik kalacak diyen (cuma namazı sırasında tabii ki.) ve sonrasında gene bazı baş provakatörlerin başı çekip cumhuriyet burada kuruldu burada yıkılacak sözleriyle devam edip malesef ki cahil kalmış ne olduğunu anlamayan sadece hırsını kinini sinirini düşünerek hareket etmiş gardaşların insanların gençlerin yaşlıların bulaştığı ülkemizde de her sene dindarlar katildir cihat budur masumları öldürmektir gibi sözlerin türemesini sağlayan bir olaydır. yaşanmamasını isterdim lakin dışardan sadece aaa 33 alevi yakılmış haydi bunu hemen kullanalım diyip ne bağlantısı olduğunu anlamama rağmen (sadece avukatları bu partideymişşşşşş) iktidara vurulması ve ülkemin alevileri ile sürekli ülkemin geri kalan mezheplerini karşı karşıya getirmek için dallandırılıp budaklandırması beni üzüyor.. atılan sloganlarında benzerliği garip kışkırtan taraf ne güzel kışkırtmış biri laiktir laik kalıcak diye bağırtıyor diğeri cumhuriyet burada kuruldu burada yıkılacak... aynı ağızdan cıkması fazlasıyla muhtemel zannımca.. malesef ki bilmeden ötmek cok kolay çamur at izi kalsın kafasıyla bir siki doğrultamayız bilmiyorsan yorum yapma sus. yasını tut duanı et her boku devlete iktidara atma. ölen masum insanların ruhları huzur bulsun o gece orada yanan bedenleri diğer tarafta nurla dolsun. böyle olayları yaşamamak dileğiyle...

rıfat ılgaz aydınlara yapılan bu orospu çocukluğundan sonra yatağa düşmüş, bedeni olaylara dayanamamış vefat etmiştir. nur içinde yatsın. ayrıca dönemin sivas belediye başkanı (bkz: temel karamollaoğlu) o gün halkı ''gazanız mübarek olsun'' diyerek gaza getirmiş, olaydan bir iki yıl sonra da katliamı "pir sultan şenliği diye sağa sola kafir marks'ın resimlerini asarlarsa, komünist propaganda yaparlarsa sivas halkı ne yapsın..." diyerek savunmuştur. kendisi şuan saadet partisi genel başkanıdır, gerçek bir işid zihniyetlidir.

i̇nsanlıgın yakılışı...

keşke bilmediğiniz olaylarda yorum yapmasanız. bu olayın içindeki tek kişiyle konuştunuz mu ? ben konuştum. hastanede çalışanlarla, ölenleri görenlerle. sırf o anda ordan geçiyor diye hapse atılanların aileleriyle. o insanlar kurşunla öldürüldü ve sivas'ı kötü göstermek için yapılan bi olaydı. alevi-sünni çatışması yaratabilmek için ortaya çıkan bi olaydı. yıllarca bir arada yaşayıp anlaşabilen insanlar birbirlerini öldürmedi. ha ayrıca gelip burda madımak duyarı kasanları 5 temmuz da başbağlar katliamında da bekliyorum fazla duyarlısınız ya hani onu da es geçmeyin. hatta çoğunuz bilmiyosunuz ya girip bi okuyun bakalım. biraz at gözlüğünüzü çıkarın öyle bakın. neden yapılmış sonuçları neler olmuş. olayı gerçekleştiren insanlar cezalandırılmadı masum insanlar hapse atıldı. ama tek amacınız duyar kasmak olduğu için araştırmaya gerek bile duymuyorsunuz.

orijinali moğollar'a ait olan ancak hayko cepkin'in seslendirdiği bir şarkı. sivas katliamını konu alır. ıssızlığın ortasında Bir düş gördüm geçenlerde Görmez olsaydım ah olsaydım içime şeytan girdi sandım Keşke hiç uyumasaydım Birdenbire Ateş ve duman Feryad-ı figan Sanki elele Geliyor habire Üstümüze, üstümüze Canlar, sazlar Kan oldular Kesildi teller Durdu nefesler Ama hala Dimdik ayakta Ayaktalar Çığlık kalleş Sessizlik mi dost Ateş ve duman Hain düşman Issızlığın ortasında Issızlığın ortasında

yapanlar arasında muhsin yazıcıoğlu, temel karamollaoğlu gibi isimlerin de olduğu katliamdır. boşa heba olan onlarca can.. #unutmadımaklımda ruhunuz şad, mekanınız cennet ola yüce insanlar. edit: eksileyen arkadaşlar için ; bu gerçek bir şey. götümden sallamıyorum, araştırın. neden eksileriğinizi de lütfen belirtin.

sivas’ı unutma #unutmadimaklımda

karanlık, bir o kadar da vahim bir olaydır. arka planı hiçbir zaman adam akıllı bir objektifle araştırılamamış ve dolayısıyla da bağlı olduğu olaylar/kişiler/merciler layıkıyla öğrenilmemiştir. gördüğünüz, edindiğiniz ve sandığınız ne varsa emin olun madalyonun arka yüzü fazlasıyla mevcut. ki bu olayın üstüne gidilmesi gerektiği kadar gidilmedi.. buna rağmen; bu olay hakkında, sanki olayı "tüm" çıplaklığıyla biliyormuş da hüküm verecek kadar nitelikli olduğunu sanan kim varsa kale alamıyorum. (bkz: ağam bizimle eğleniy)

(bkz: çorum katliamı) (bkz: maraş katliamı)

bir ayıptan fazlası.. silinemez bir kara leke. siz aramızdan göçeli 27 sene oldu ama katilleriniz hala aramızda dolanıyor, bunu sindiremiyorum.. yusuf hayaloğlu'nun güzel bir sözünü de bırakıp girdiyi noktalayayım; ''genç ozanlar güpegündüz kül oldu bir yel esti, dumanları savruldu'' #unutMADIMAKlımda (bkz: madımak oteli)

https://youtu.be/Jy8AjjJD3kM (bkz: Allah allah desem gelsem)

--- spoiler --- Yumrukluyorum duvarları Yumrukluyorum kara gecenin bedenini Ellerim kan içinde, nehirler taşmış yanaklarımdan. Otuz yedi can... Otuz yedi gül... Çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde Nasıl uyku tutar gözlerimi? Döne döne semaha dönenler tutuştu önce. Sonra türküler, Sonra da şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına. Sivas! Sivas! Yiğitlik midir emanet cana kıymak? Yiğitlik midir bir tutam ışığı, Kör bıçakla güneşten koparıp karanlığa kurban etmek? Söyle! Hangi kitapta vardır elleri kolları bağlıyı yakmak? Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi ateşe tutmak lo? --- spoiler --- atamadım sevdamı

sivas akp gençlik kolları başkanı murat toraman, (bkz: sivas katliamı) söyleminin sivas'ın imajına zarar verdiği gerekçesiyle sivas katliamı vurgusu yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunmuş. sivas katliamı'nın kendisinin değil; sivas katliamı'ndaki sivas vurgusunun zoruna gitmesi bana biraz garip geldi açıkçası. sivas katliamı insanlık tarihindeki kara lekelerdendir. sivas katliamı'ndaki asıl takılmamız gereken şey katliam kelimesidir. bu tür ucuz numaralar sivas katliamı'nı unutturmaz. kaynak

Mahkemenin 13 mart 2012 tarihinde zaman aşımı kararı almasıyla kanı yerde kalmış katliamdır.

"kızın var mı senin? yahut bir baban, kardeşin. ya da çok yakın bir arkadaşın var mı? hiç biri yok değil mi? varsa eğer, hepsi suçlu bu yangında. sen elinde ateş, otele giderken, oteldekilerin de bir kızı olduğunu düşündün mü? metin altıok’u yakmaya çalışırken zeynep adında bir kızı olduğunu biliyor muydun? öyle ki altıok’un hayattaki tek telaşı kızını büyütmekti. en güzel şiirlerini ona yazacaktı. sen bir babadan ne istedin? karikatürist asaf koçak, oteli yakmaya çalışırlarken, insanlar korkmasın diye mızıka çalıyordu. bir insan nasıl bu kadar cesur olabilirdi bunu hiç düşündün mü? ateş tutan mı daha cesurdu mızıka tutan mı? sen hiç ömründe bir enstrüman çaldın mı? eline kağıt kalem alıp da aslında hiç sevmediğin karına tek güzel bir söz yazdın mı? dışarıda tekbir çekip oteli yakmak için girenler aynı zamanda oteli yağmalarken, pencereden fırlatılan hangi ölüm kokulu eşyayı aldın da götürdün evine. hangi acıdan su içtin? niye bağırdın ki sen “ gaz olsa daha iyi yanar” diye? behçet aysan doktordu. şairdi. en çok da o koşturmuştur otelin içinde; belki bir kişi dahi olsa kurtulur diye. öldürmeseydin eğer, veremden ölen karını belki de o kurtaracaktı. nesimi’yi yakmadan önce kim olduğunu biliyor muydun? ona olan kinin niyeydi? oğlu mazlum çimen’i balet yapmak istemesi miydi? fakir olduğu için gençliğini almanya’da işçi olarak geçirdiği için miydi? en çok da o öldü biliyor musun? çünkü nefes darlığı vardı. allah için yaptın bunları değil mi? sana bir şey söyleyeyim; allah en çok da hasret gültekin’in bağlama çalmasını seviyordu. ama sen onu öldürdün. üstelik karısı hamileydi. oğlunu bile göremedi. sen vicdanını yıllar önce bir meteor yangınında yitirmiş katil! sen ömründe hiç kimseyi gerçek anlamda sevmemiş cani! sen, esas sen cehennem ateşinde yanacaksın. şimdi derin bir nefes al. burnuna yanık et kokusu geldi mi? diri diri insan yaktın unutma diri diri!" Alçaklığın zaman aşımı olmaz ! unutmadımaklımda...

sene-i devriyesi gelen ve yürekleri sızlatan katliamdır. ''yorguni andıkça kabarır içim, nesimi yüzüldü sorarım niçin? senin bu gafletten uyanman için, otuzar otuzar yanman mı gerek?'' siyasal islamdan hiçbir zaman bu ülkeye hayır gelmemiştir ve gelmeyecektir de. ayrıca ''çok şükür otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir'' diye ahmakça ve vicdansızca bir açıklama yapan tansu çiller'i de içimden, hak ettiği sözlerle yad ediyorum. mekanınız cennet olsun, ışıklar içinde uyuyun.